İSTANBUL-TURGUT ERDİNÇ(YSM) - Türkiye İş Bankasının 97. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla açıklama yapan Genel Müdür Hakan Aran, kripto paralara dair de görüşlerini aktardı. Aran, tüm dünyada kripto paralar, dijital varlıklar ve dijital paralar konusunda öncelikle düzenlemelerin yapılması, yatırımcıların, vatandaşların korunduğundan emin olunduktan sonra bunlara ilişkin projeler geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Bu alana önemli miktarda para akışı olduğuna dikkati çeken Aran, bunları yok sayıp, insanları kaderiyle baş başa bırakmakla ya da yasaklamakla mesafe katedilemeyeceğini söyledi.
Bu alana çok hızlı bir şekilde düzenlemeler getirilmesi, şeffaflığın sağlanması, fiyat oynaklıklarının azaltılması, yatırım yapan insanların büyük kayıplarla karşılaşmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirten Aran, şunları kaydetti:
“Bir banka genel müdürü olarak, bilgisayar dünyasının içinden gelen, dijital projeleri yöneten, Türkiye’de ilk internet bankacılığını yapan, mobil ödeme, mobil bankacılık uygulamalarını doğrudan kodlayan bir insan olarak bu dünyanın karşısında olmam elbette mümkün değil. Siber risklerin çok fazla olduğu, düzenlemelerin yeteriz kaldığı, finansal okuryazarlık gibi teknoloji okuryazarlığının da zayıf olduğu bir ortamda, vatandaşları korumak adına ilgili düzenlemeler yapılmadan bu alana para yatırılmaması, aksi takdirde ciddi kayıplarla karşılaşılabileceği yönünde uyarılar yapmıştım. Benim bu yönüyle uyarılarım, bazı kesimlerce bu konuda doğru vizyonda olunmaması, bu gelişmelerin doğru okunmaması gibi yorumlanabildi. Uyarı yapmam nedeniyle sanki bunun karşısındaymışım gibi bir algı oluşmasını istemem. Ama insanlar çok fazla düşünmeden, takım tutar gibi, taraf tutar gibi bir konunun ya bir tarafında ya diğer tarafındaymış gibi davranıyor. Oysa konuyu teknoloji açısından, finansın geleceği açısından kıymetli bulup bu alandaki eksiklikleri gidermek için uyardığımızın anlaşılması gerekiyor. Yoksa aracı kurumlar batıyor, banker faciası gibi kurumlar yok oluyor, vatandaşın parası kayboluyor. O zaman yasak geliyor, sonra tekrar ortalık duruluyor. Bu sefer yasaklarla baş başa kalıyoruz.”
Aran, bu alanları, bilinçli bir şekilde, hem finansal okuryazarlığı hem teknoloji okuryazarlığını artırarak vatandaşların yatırımlarını doğru yönlendirmek, doğru kanalize etmek gerektiğini söyledi.
Daha önce bu alanlara, düzenleme yapılmadan girilmemesi görüşünde olduğunu hatırlatan Aran, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ama bu konuda aracılık eden kurumların anti şeffaf yapılarını, bir gecede nasıl yok olduklarını ve insanımızın nasıl mağdur olduğunu görünce üzülüyor, güvenilir bir kurum olarak en azından müşteriyi sahipsiz bırakmamak adına, doğru şekilde ve mevcut düzenlemelerin elverdiği ölçüde bu alana girip, en azından kurtarabildiğimiz kadar yatırımcıyı güvenli bir alana çekmenin sorumluluğunu hissediyorum. Çünkü durup düzenlemeleri bekledikçe, mağduriyetin önüne geçemeyiz ama hiç olmazsa mağduriyeti azaltma adına bu işin nasıl olması gerektiğini, ne olması gerektiğini ortaya koyabiliriz. Otorite ile beraber çalışarak düzenlemeyi peşi sıra getirebiliriz. Banka olarak böyle bir değişikliğe gidebiliriz ve bu alanlarda da bizi yine öncü olarak görebilirsiniz. Bizim bunları yapmamız hiç zor değil. Çünkü biz Çin’de, Silikon Vadisi’nde iki inovasyon ofisi olan; buralarda, daha önce Coinbase’i yaratan, Çin’deki dijital parayı yaratan insanları istihdam eden bir kurumuz. Bizim için bu dünyada kuralların gerektirdiği şekilde yer almak, sadece 2 aylık bir meseledir.”
“Sorunlu krediler tarafında ek bir bozulma, ilave bir risk görmüyorum”
Hakan Aran, bankacılık sektörünün aktif kalitesinde bir iyileşme olduğunu, sorunlu krediler tarafında ek bir bozulma ve ilave bir risk görmediğini vurguladı.
Sorunların artmadığını, tersine sorunların çözüldüğünü ve o çözümlenen sorunlarla kredilerin yeniden yapılandırıldığını anlatan Aran, “Yapılandırılmış olan krediler, müşteriye işlerinin tekrar karlı hale gelmesi konusunda önemli bir zaman kazandırıyor. Dolayısıyla vatandaşımıza, vatandaşımızın işine ve karlılığına yansıması için gereken süreyi ödemesiz bir dönem olarak belirleyip, işinin iyileşme hızına göre taksitleri ayarlayıp, gerçekten sorunun kalmadığı bir noktada anapara ödemelerine başlayacağı bir modelin ortaya konabilmiş olması çok önemli.” dedi.
Sermaye yeterliliği konusuna da değinen Aran, sermaye yeterlilik oranının halen yasal sınırların çok üzerinde seyrettiğini, dolayısıyla bankaların hem güçlü likiditesi hem de güçlü sermayesi olduğunu söyledi.
Aran, “Sermayelerin azaldığı bir dönemde çözüm, öz kaynak karlılığının enflasyon oranına gelmesi, hatta enflasyonun üzerine çıkması. Bu, enflasyon yüzde 19 seviyesinde iken mümkün olmaz fakat enflasyon düşer öz kaynak karlılığı da artarsa tekrar bankaların sermaye biriktirdiği, sermayesini büyüttüğü bir döneme, dengeye geleceğimizi düşünüyorum. Umarım bunu sağlar, bunu görürüz.” diye konuştu.
“Ödeme sistemleri, tarım, ihracat, girişimcilik odaklanacağımız alanlar”
Hakan Aran, banka olarak gelecek süreçte odaklanacakları alanlara ilişkin de bilgi verdi.
Ödeme sistemleri alanında lider olmayı hedeflediklerini, ıslak imzaların atılmayacağı, tüm iş ve finans döngülerinin dijital platformlar üzerinde gerçekleşeceği “görünmez bankacılığa” örnek olacak ürün ve hizmetleri müşterilerle buluşturacaklarını aktaran Aran, çiftçilere yönelik olarak tarım, teknoloji ve finansı birleştiren alanlarda yeni proje ve ürünler sunacaklarını bildirdi.
Aran, “Bu alanda İmece Mobil çok güçlü bir ürünümüz. Bu ürünümüzün daha da yaygınlaşacağını düşünüyorum. Ayrıca, üretici ile tüketicinin buluştuğu, çok özel tasarımı ve kurgusu olan Tarım İhtisas Şubesi, İş Bankası Tarım Pazar Yerleri göreceksiniz. Ödeme sistemlerini bu mekanlara ustalıkla entegre edeceğiz.” diye konuştu.
Girişim bankacılığının odaklandıkları bir başka alan olduğunu vurgulayan Aran, Türkiye’de girişimcilik üzerinden bir büyüme hikayesi yazılabileceğini, İş Bankası’nın da girişim bankacılığı ve girişim ekosistemi konusunda etkinliğini sürdüreceğini kaydetti.
Aran, girişimcilerin yanında olmaya devam edeceklerini, girişimcilik konusunda da özel bir ihtisas şubesi açacaklarını bildirdi.
Üretim ve ihracat alanında hem üreticinin hem de ihracatçının desteklenmesi, sadece finansal açıdan değil, işlerinin dijitale taşınması, kolaylaştırılması konusunda da İş Bankası’nın öncü olacağını belirten Aran, “Genel çerçeve itibarıyla geleceğin bankası, geleceğin çalışanları ve müşteri deneyimi konusunda sıra dışı bir bankacılık anlayışı göreceğiz.” dedi.
YSM HABER MERKEZİ