İSTANBUL-ADEM KAHRAMAN(YSM) - Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD) Türkiye tarafından Compact Türkiye iş birliği ve “Yeni Küresel Ekonomik Düzende Sermaye Akışını Sürdürülebilirlikle Teşvik Etmek” temasıyla düzenlenen 8. Sürdürülebilir Finans Forumu, Borsa İstanbul’da gerçekleştirdi.
Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun, forumun açılışında yaptığı konuşmada, Borsa İstanbul olarak sürdürülebilirlik konusundaki dönüştürücü rollerinin farkında olduklarını ve dünyanın artık sürdürülebilirlik konusunu göz ardı edemediği bir noktaya geldiğini söyledi.
Ergun, Borsa İstanbul olarak uzun süredir hesapladıkları sürdürebilirlik endeksinin hesaplama metodolojisini geçen yıl değiştirdiklerini hatırlatarak, “Endekse girme kriterlerini yükselttik. Daha etkin, daha şeffaf bir endeks haline getirdik ve daha çok şirketimizin endekse girebilmesine imkan sağladık. Bu konudaki çalışmalarımızı hız kesmeden devam ettirmeyi istiyoruz” dedi.
Sürdürülebilirlik endeksine dayalı ürün
Sürdürülebilirlik temalı diğer endekslere de değinen Ergun, şöyle devam etti: “Sürdürülebilirlik temalı ikinci endeksi de 12 Kasım’da hesaplamaya başladık, BIST Sürdürülebilirlik Katılım Endeksi. Bu sene 21 Kasım’da ise yine sürdürülebilirlik temalı üçüncü endeksimiz BIST Sürdürülebilirlik 25’i hesaplamaya başladık. Daha büyük şirketlerin, daha likit şirketlerin oluşturduğu bu endeksimizin üzerine de yakın zamanda bir vadeli işlem sözleşmesi kurmayı düşünüyoruz.
Burada ayrıca hazırlıklarını devam ettirdiğimiz, kurma çalışması içinde olduğumuz karbon piyasasından bahsetmek istiyorum. İklim kanununun yakın zamanda Resmi Gazete’de yayımlanarak taslağın kanunlaşmasını bekliyoruz. Bu kanunlaştığında, yürürlüğe girdiğinde biz de inşallah karbon piyasamızı kurma konusundaki çalışmalarımızı hızlı bir şekilde tamamlayacağız.”
Tahvillerin yüzde 8’i yeşil
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkan Yardımcısı Ali Erdurmuş ise geçmişten günümüze değişimin daha hızlı olduğunu ve parametrelerin artık çeşitlendiğini söyledi. Erdurmuş, sürdürülebilir kalkınma, iklim krizi ve düşük karbon ekonomisine geçiş konularının dünyada ve Türkiye’de tüm politika alanlarını etkilediğini, ekonomi ve finans piyasalarını da yeni bir anlayışla şekillendirdiğini ifade etti. Uluslararası Ödemeler Bankası’nın verilerine değinen Erdurmuş, “Sürdürülebilir borçlanma araçları stoku 2019 yılıyla karşılaştırıldığında 2022 yılında yaklaşık 4 kat artarak 3 trilyon dolar düzeyine yaklaşmıştır. Her ne kadar bu trende geç kalmış olsalar da kamu ihraçlarının oranının yüzde 4’ten yüzde 7,5 seviyelerine çıkması bir anlamda sevindiricidir” dedi.
2020 ila 2022 yılları arasında şirketler tarafından ihraç edilen tahvillerin yüzde 8’inin yeşil tahvillerden oluştuğunu bildiren Erdurmuş, sözlerini şöyle tamamladı: “Diğer taraftan, uluslararası finansal kuruluşların ihraçlarına geldiğimizde toplam tahvil ihraçlarının neredeyse yüzde 30’a yakını yeşil tahvil ihraçlarından oluşmaktadır. Bu da aslında sürdürülebilir borçlanma araçlarının son dönemde çok önem ve popülerlik kazandığını bizlere gösteren en son verilerden birisidir.
Sermaye piyasası ürünleri olarak sürdürülebilir temalı fonların büyüklüğü 4 trilyon dolara ulaşmıştır. Bu yatırımların çoğu her ne kadar gelişmiş ülkelerde yerleşik olsa ve gelişmiş pazarlardaki varlıklara yatırım yapılsa da gelişmekte olan ülkelerde de söz konusu ürünlerin gelişimi gerçekten etkileyici durumdadır.”
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkan Yardımcısı Muhammet Erişen de sürdürülebilirlik bakış açısını içselleştirmiş ve tüm iş süreçlerine entegre etmiş, uygun ürün ve hizmet çeşitliliğine sahip bir finans sektörüne ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “BDDK olarak, böyle bir finans sisteminin inşasına yönelik son bir yıllık dönemde önemli adımlar atmış bulunuyoruz” dedi. Erişen, 2021 yılı Aralık ayında paylaştıkları Sürdürülebilir Bankacılık Stratejik Planı ile sürdürülebilir bankacılığa yönelik vizyonu, stratejik amaçlarını, hedefleri ve yol haritasını ortaya koyduklarını dile getirdi. Erişen, planın üç temel strateji ekseninde oluşturulduğunu, bunların başında iklim değişikliği başta olmak üzere sürdürülebilirlikle bağlantılı risklerin etkin şekilde analiz edilip yönetilmesinin geldiğini belirtti.
YSM HABER MERKEZİ