BURSA (AA) (YSM) - Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofis Başkanı Ali Taha Koç, Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde, DOW Türkiye ve Orta Asya Başkanı İhsan Necipoğlu moderatörlüğündeki "Vizyon 2023" oturumunda, teknolojik gelişmelerin ve dijital dönüşümün ülkelerin gelişmişlik seviyelerinde sıçramayı sağlayacak en önemli şeylerden biri olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dijital dönüşüme verdiği önemi sık sık ifade ettiğini belirten Koç, "Dijital Dönüşüm Ofisi olarak, eskiden 'e-devlet' dediğimiz, artık biz ona 'dijital Türkiye' diyoruz. Dijital Türkiye ve siber güvenliğin koordinasyonunu yapmak, aynı zamanda milli yazılımların geliştirilmesi ve bunların yaygınlaştırılması anlamında çalışmalar yapmak üzere kurulduk." diye konuştu.
Türkiye'nin teknolojik altyapısının güçlenmesine katkı sağlamayı amaçladıklarını anlatan Koç, şöyle devam etti:
"Türkiye, bilgi ve iletişim teknolojilerine, yapılan herhangi bir bir birim büyümenin normalde yaklaşık 1,8 veya 2 olarak ekonomik büyümeye katkısı olduğunu görebiliyoruz. 2023 hedeflerini yakalamamız için de mutlaka bilgi ve iletişim teknolojilerine olan yatırımlarımızı kamuda da artırmamız gerekiyor. Yaklaşık olarak 2018 yılında, 5 milyar liralık bir kamu yatırımı yapıldı. Tabii bunun yeterli olduğunu düşünmüyoruz ama iyi bir başlangıç ve her sene bu yatırım artarak devam ediyor. Bilgi ve iletişim teknolojileri yatırımlarının ekonomide iyileşme, büyüme sağladığını biliyoruz."
Ali Taha Koç, teknoloji firmalarının artık ekonomiye yeni bir çağ atlatacağına, bir mobil oyunun fiyatının 250-260 adet F-16 ya da 60-70 adet F-35 ile aynı olduğuna, başka bir oyunun Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün ihale fiyatına denk olduğuna dikkati çekti.
"12 milyar dolarlık bir ciroya ulaştık"
Teknolojiye yatırım yapmanın ve teknolojiden gelişmeyi sağlamanın önemine değinen Koç, Türkiye'de bu alanda birleştirmeler ve büyümelerin sürdüğünü aktardı.
Bu konuda yaklaşık 12 milyar dolarlık ciroya ulaşıldığını dile getiren Koç, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türkiye'de oyun sektörü daha da büyüyecek. Bazı oyun firmaları, satın alındı. Bunlar güzel gelişmeler. Açık kaynak platform üzerinde çalışım yapan yerli bir firmamızı Microsoft satın aldı. Dijital Dönüşüm Ofisi olarak, bu örneklerin sayısının artmasını ve daha çok gündemde olmayı sağlamak istiyoruz. Dünyadaki dijital dönüşümde yukarıda olan ilk 15 ülke, marka değeri en yüksek 100 markanın 80'ini çıkartıyor. Yani dijital dönüşümü sağlamış ülkelerden ancak bu markalar çıkabiliyor. Eğer biz ülke olarak dijital dönüşümü sağlayabilirsek bu markaların sayısı da artacaktır."
Koç, geliştirilmiş otomasyonun yapay zeka olarak algılandığını ancak yapay zeka olması için kesinlikle öğrenmenin bulunması gerektiğini belirtti.
Yapay zekanın geleceğinde Türkiye'nin de rol sahibi olması gerektiğini anlatan Koç, günümüzde artık yapay zekanın kullanılmadığı bir ortamın olmayacağını gördüklerini ifade etti.
"Açık veri politikası getireceğiz"
Verinin önemine değinen Koç, şunları söyledi:
"Dijital Dönüşüm Ofisi olarak, bu konuda çok yoğun bir çalışma içindeyiz. İlk yaptığımız şeylerden biri de kamunun veri sözlüğünü oluşturmak. Kamu kurumları ürettiği verinin tanımını yapacak ve bir paylaşma standartları olacak. Mesela hepimizin kullandığı 11 haneli bir kimlik numaramız var. Bunu kimi kurumlar TCKN, kimi kurumlar vergi numarası, kimlik no diye kaydediyor. Yani bir standart yok. O zaman konuşma problemi yaşıyoruz. Verinin üstsel anlamda değeri artıyor. Verinin miktarı arttıkça değeri de artıyor ve yapay zekanın olabilmesi için en önemli şeylerden biri, verinin çokluğu. Dijital Dönüşüm Ofisi olarak, verinin kullanımı açısından açık veri politikası getireceğiz."
"Türkiye'nin ilk yapay zeka strateji dokümanı"
Dijitalleşmeyle artık bütün verilerin, her türlü hareketin takip edildiğini, verinin mahremiyetinin çok önemli olduğunu aktaran Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz, artık Türkiye'nin verisinin Türkiye'de kalmasını istiyoruz. Bir avuç toprağımızı koruduğumuz gibi bir byte verimizi de öyle koruyacağız. Bunun için de gerekli yatırımları ve destekleri sağlayacağız. Bizim kişisel verimiz de kamunun verisi de olabilir, bize karşı kullanılabilecek bir silaha çok kolayca dönüşebilir. Bunun farkında olan NATO bile siber dünyayı, uzayı kara, hava ve denizin yanında yeni bir harekat alanı olarak görüyor. Biz de bu siber güvenlik alanında milli yazılımlarla kendimizi korumamız gerekiyor. Dijital Dönüşüm Ofisi olarak da bu koordinasyonu sağlamakla yükümlüyüz."
Bütün bakanlıklarla çalışarak, Türkiye'nin ilk yapay zeka strateji dokümanını çıkarma aşamasında oldukları bilgisini paylaşan Koç, "Bütün ülkeleri inceliyoruz. Bakanlıklar ve akademisyenlerle bir komite kuruldu. Türkiye'nin ilk yapay zeka strateji dokümanı oluşacak. Bunun 2019'un sonuna yetiştirmeyi planlıyoruz." diye konuştu.
Türkiye'de 42 milyona ulaşmış bir e-devlet kullanıcısı olduğu, bu platformdaki işlem sayısının da 2,9 milyara ulaştığını söyleyen Koç, "Dijital Türkiye dediğimiz e-devlette halkımıza dokunan hizmetlerin sayısını artırmak istiyoruz. İnsanımızın istediği hizmetleri onlara götüreceğiz. Kamunun bütün verdiği hizmetleri değil de değer üretebilecek, vatandaşların rahatını artırabilecek hizmetleri Dijital Türkiye kapısından sunmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
YSM HABER MERKEZİ
Güncelleme Tarihi: 23 Mart 2019, 18:43