İSTANBUL-NURULLAH SARI(YSM) - Resmi temaslarda bulunmak üzere Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'da bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Perak Sultanı Nazrin Şah tarafından fahri doktora beratı verildi. Erdoğan, doktora takdiminden sonra kamu çalışanları ve üniversite öğrencilerine hitap etti.
Konuşmasında Filistinlileri binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürgün etmeye yönelik tekliflerin ciddiye alınır bir tarafı olmadığını belirten Erdoğan, "Filistin halkına ikinci bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez" diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"1960'larda başlayan bağımsızlık hareketlerinin önünün bir süre sonra askeri darbelerle kesilmesi tesadüf müdür? Soğuk savaşın iki ana aktörü arasındaki bilek güreşinin kurbanlarının mazlum milletler olması sadece rastlantı mıdır?
Büyük güçlerle ticari ilişkilerini daha dengeli, daha adil bir noktaya çekmek isteyen liderlerin alaşağı edilmesini masum görebilir miyiz? Bugün dünya nüfusunun toplam gelirden aldığı pay yalnızca yüzde 1,3 ise bunda sistemden kaynaklanan bir sorun yok mudur?
Kuzey Amerika'da doğan bir çocuğun Afrika'da yaşayan 70 çocuktan daha fazla imkana sahip olmasını normal karşılayabilir miyiz?
Karşılaştırmaları ve örnekleri çoğaltabilriz, haklıyı, mazlumu, zayıfı değil, güçlüyü, zorbayı, seçkini, zengini koruyan bu yapının aynı şekilde devam etmesi doğru da mümkün de değildir. Çünkü adaletin olmadığı, adaletin vahşi çıkarlar uğruna rafa kaldırıldığı bir yerde insanlık adına barış, huzur ve kalkınma olmaz.
İmtiyazını kaybetmek istemeyenlerin çırpınışları
Son dönemde giderek artan dayatmaları, imtiyazını kaybetmek istemeyenlerin çırpınışları olarak değerlendiriyoruz. Gücü elinde bulunduranın her zaman haklı çıktığı bu adaletsiz düzene itirazımızı her zeminde açıkça dile getiriyoruz.
Türkiye olarak biz her şeyden önce nüfusu 2 milyarı aşan İslam aleminin temsil edilmediği bir yapının kendisi adil olmadığı için adalet de dağıtamaz.
Yeni bir küresel düzene ihtiyacımız var
Dünya nüfusun dörtte birinin dışlandığı bir yapının güvenlik dağıtması, kürese istikrar ve barışa hizmet etmesi beklenemez. Aynı durum küresel yönetim sisteminde temsil imkanı bulamayan diğer gruplar için de geçerlidir. Herkesi kucaklayan, adil, paylaşımcı, farklılıkları zenginlik olarak gören ve güven esasına dayalı bir sistemin inşası, tercihten öte zorunluluktur. Dolayısıyla sorunların çözümü için ekonomiden diplomasiye, ticaretten güvenliğe sorunların çözümü için yeni bir anlayışa, yeni bir küresel düzene ihtiyacımız var.
Filistin'in haykıran sesi olduk
İsrail'in soykırım uyguladığı Gazze'de katliamların başladığı ilk günden itibaren çok yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu dahil tüm platformlarda, İsrail terörüne dikkat çektik, zulmü lanetledik, Filistin'in haykıran sesi olduk.
Gazze'ye gönderdiğimiz 100 bin tonu aşan insani yardımın yanı sıra İsrail'le ticari ilişkileri tamamen durdurarak tepkimizi çok net ortaya koyduk.
BMGK katliamlara dur diyemedi
Saldırıların sona ermesi ve sorumluların uluslararası hukuk önünde hesap vermesi için de her türlü gayreti gösterdik. Bu çabalarımızdan dolayı çok baskı gördük, tehdit edildik, siyonist lobinin itibar suikastlerine maruz kaldık. Hiçbir zaman zulme ve zalime boyun eğmedik.
Gazzeli ve Filistinli mazlumları bir an olsun sahipsiz bırakmadık. Bu süreç bizlere uluslararası sistemin acizliğini de gösterdi. İsrail'in Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 61'i aşkın Filistinlinin hayatına mal olan katliamlarına BMGK dur diyemedi. Batı dünyası 471 gün süresinde çok kötü bir imtihan verdi.
Büyük bir çöküşe şahit olduk. 2 milyon insan son asrın en barbar soykırımını yaşadı. Buna rağmen Gazzeli kardeşlerimiz zalimler karşısında diz çökmedi, vatanlarını terk etmedi.
Filistin halkına 2. bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez
Direniş güçlerinin kahramanca mücadelesi sayesinde İsrail stratejik hedeflerine ulaşamadı.19 Ocak'ta Filistin direniş hareketi Hamas ve İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varıldı. Ancak İsrail'in hukuk tanımaz ve şımarık tavrını sürdürdüğünü görüyoruz.
Filistinlileri binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürgün etmeye yönelik tekliflerin ciddiye alınır bir tarafı yoktur. Filistin halkına 2. bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez, yetmeyecektir."
YSM HABER MERKEZİ