İSTANBUL (YSM) - Petrol fiyatları, ABD'nin nükleer programından dolayı İran'a yeniden yaptırım uygulaması halinde bu ülkenin ham petrol ihracatının aksayacağı beklentisiyle üç yılın en yüksek seviyesinde. Öte yandan 2012 yılında olduğu gibi, Avrupa Birliği ya da İran'ın diğer büyük alıcıları bu yaptırımlara katılmazlarsa, Washington'un İran'ın gerçekten canını yakması kolay değil.
ABD Başkanı Donald Trump, İngiltere, Fransa ve Almanya'ya, 2015 tarihli İran nükleer anlaşmasında, kendince var olan kusurları düzeltmeleri için 12 Mayıs'a kadar zaman tanımıştı. Kaynaklar Trump'ın anlaşmadan çıkma kararının hemen hemen kesin olduğunu ancak bunu nasıl yapacağının bilinmediğini söylüyor.
Türkiye'ye sevk edilen petrol üç kat arttı
İran'ın ihraç ettiği petrolün neredeyse yarısını halen Avrupa satın alıyor. Buna rağmen asıl büyük alıcılar Asyalı büyük sanayiler olan Çin, Hindistan, Kore ve Japonya.
Asyalı olmayan diğer bir büyük alıcı da Türkiye. Türkiye'ye sevk edilen petrol 2016 yılından bu yana günde 170,000 varillik artışla neredeyse üç katına çıktı.
İran'ın ham petrol üretimi 2016 Ocak ayından beri dörtte bire yakın, yani günde 800,000 varil artarak günde 32.8 milyon varile yükseldi ve İran'ı dünyanın altıncı büyük üreticisi konumuna yerleştirdi. İhracat ise Nisan ayında günde 1.5 milyon varil artışla rekor düzey olan 2.6 milyon varile yükseldi. Bu üretimin büyük bölümü Avrupa Birliği'ndeki rafinerilere sevk edildi.
Fransa, İtalya, İspanya ve Yunanistan, İran'ın en büyük AB'li müşterileri. İran petrolünün alıcıları arasında AB'nin payı şimdi, 2016 başında olduğundan, günde 600,000 varil daha büyük.
Petrol ve rafine edilmiş petrol ürünlerinin küresel arzında üç yıl süren aşırı arz ve yaşanan taban fiyatlar, İran'a düşük petrol geliriyle idare etmeyi de öğretti.
Uluslararası Para Fonu'na göre İran 2018 yılında, bütçesini dengelemek için ortalama olarak varil başına 58.80 dolarlık bir fiyata ihtiyaç duyacak. Bu gereksinim, 2014 yılında 100 dolar idi.
YSM DIŞ HABERLER SERVİSİ