ABD (YSM) - ABD Başkanı Donald Trump’ın azledilmesi olasılığına dair tartışmalar sürüyor. ABD borsaları Trump döneminde genel olarak iyi bir performans sergiledi ancak Başkan, ‘Benimle ilgili görevden azil süreci başlarsa piyasalar çöker” uyarısında bulundu. Analistler bu görüşe pek de katılmıyor. Tarihi trendlere bakıldığında daha önceki azil tartışmalarının piyasalarda çabuk atlatıldığını belirten analistler, Trump’ın gidişinin borsaları aşağı çekebileceğini fakat ekonominin şu an güçlü olduğu gözönüne alındığında bir ‘ayı piyasasını’ tetiklemesinin beklenemeyeceğini söylüyor.

ABD’de S&P 500 endeksi Trump’ın sandıktan zaferle çıktığı seçim gününden bu yana yılık ortalama yüzde 20 yükseldi. Bu oran, 927’den beri kaydedilen yıllık ortalama yüzde 9.4’lük getiri artışının çok üzerinde. Diğer yandan Trump döneminde vergi indirimlerinin ve diğer bazı teşviklerin etkisiyle kurumsal gelirlerde önemli bir artış da bekleniyor. S&P 500’deki şirketlerin 2019 ortalama hisse başına gelir beklentisi, sene başındaki 163 dolardan 177 dolara çıkmış durumda. Peki Trump’ın azlinin gündeme gelmesi bu tabloyu ne kadar bozar. Analistler, “Tabii ki borsalarda biraz sarsıntı hissedilir fakat ekonomiye uzun vadede bir zarar vermeyeceği için bu geçici olur” diyor.

Nixon ve Clinton'da korkulan olmadı

ABD’nin eski devlet başkanı Richard Nixon’ın görevden azledilme tehlikesi ile yüz yüze geldiği 1973 yılında S&P 500 endeksi yüzde 14, 1974’te ise yüzde 26 düşmüştü. Ancak uzmanlar piyasaların bu tepkisini Nixon hakkında azledilme sürecini tetikleyen Watergate skandalına değil, petrol fiyatlarını dört katına çıkması ve ABD ekonomisinin resesyona girmesine bağlıyor.

Diğer yandan eski başkan Bill Clinton hakkında başlayan azil süreci öncesinde S&P 500 yüzde 19 düşmüş ancak sonrasında hızla toparlanmış hatta Senato Clinton’ı aklamadan önce endeks tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkmıştı.

Siyasi olayların genellikle ekonomik gelişmelere göre piyasalar üzerinde daha az belirleyici olduğunu söyleyen Vanguard baş ekonomisti Joseph Davis, piyasalarda en az altı ay ya da yıllık bazda etki yaratan olayların Fed’in politika değişimi gibi ekonmik temelli gelişmeler olduuğuna dikkat çekiyor.Wharton Üniversitesi Profesörü Kent Smetters, azil gibi uzun bir sürece yayılan olayların önceden fiyatlanması nedeniyle piyasalarda çöküntüye neden olmasının beklenemeyeceğini söylüyor. Tigress Financial Intelligence kıdemli piyasa stratejisti Ivan Feinseth da, “Azil söylentileri piyasaların çok da umurunda değil gibi gözüküyor. Piyasalar, Trump’ın sonu gelmeyen çatışmaları ve çılgın yorumlarını görmezden geliyor” diyor.

Pence, vergi politikalarını devam ettirecek

Strategas CEO’su Jason Trennert da piyasaların ciddi bir hasar görmeyeceğini söyleyenlerden. Trennert, azilin gerçekleşmesinin piyasa getirilerinde kısa vadeli etki yapacağını ancak parasal ve mali politikalar üzerinde ciddi bir etki beklenmediğini ifade ediyor. Trump’ın azledilmesi halinde yerine geçecek olan Başkan Yardımcısı Mike Pence’in ekonomiye yaklaşımında dramatik bir değişim yaşanmayacağını dile getiren Trennert, bir sonraki seçimlere kadar Pence’in Trump’ın vergi indirimlerini devam ettireceğini düşünüyor.

Eskiden Trump’a yakın çalışan iki isim hakkında yaşanan gelişmeler, Trump hakkında görevden azil sürecinin başlayabileceğine dair tartışmalar başlattı. Trump ‘ın eski avukatı Michael Cohen, Trump’ın ilişkisi olduğu iddia edilen iki kadına ödeme yaparak seçim kampanyalarının finansmanıyla ilgili yasaları deldiğini itiraf etmiş, Trump’ın eski kampanya direktörü Paul Manafort da vergi kaçırma iddialarının araştırıldığı bir dava kapsamında jüri tarafından 18 suçlamanın 8’inde suçlu bulunmuştu.

Meksika ile anlaşma ve Powell iyimserliği rekor getirdi

ABD ile Meksika’dan beklenen haber geldi. ABD Başkanı Donald Trump, Meksika ile ticaret müzakerelerinde anlaşmaya varıldığını açıkladı. Oval Ofis’te Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto ile telefon üzerinden bir basın toplantısı düzenleyen Trump, yürürlüğe 1994’te giren ve ABD, Meksika, Kanada’nın üyesi olduğu Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşmasının (NAFTA) adının değiştirileceğini ve yeni anlaşmanın adının “ABD-Meksika ticaret anlaşması” olacağı bilgisini verdi. Trump, ülkesiyle Kanada arasındaki ticaret müzakerelerinin kısa süre içinde başlayacağını aktarırken, Kanada ile ayrı bir anlaşma yapılabileceğini veya Kanada’nın ABD-Meksika arasındaki anlaşmaya katılabileceğini söyledi. Meksika Devlet Başkanı Nieto ise NAFTA’yı modernize etmek ve yenilemek için ABD ile aylardır çalışıldığını vurgulayarak, “Umarım Kanada da yeni anlaşmanın bir parçası olabilir” şeklinde konuştu. Fed Başkanı Jerome Powell’ın ekonomi ve istihdamdaki büyümeyi korumak için en iyi yöntemin kademeli faiz artırımı olduğunu ifade etmesi ve ABD ile Meksika’nın NAFTA konusunda anlaşmaya yakın olduğu haberleri hisse senedi piyasalarına destek verdi. Çin Merkez Bankası’ndan yuanı istikrara kavuşturmak için gelen destek sinyali de yatırımcıyı rahatlattı. Piyasalarda artan risk iştahı dünya borsalarını son 2 haftanın en yüksek seviyesine çıkardı. Japonya dışındaki Asya-Pasifik borsaları MSCI endeksi yüzde 1.1 yükselirken, Avrupa’da başlıca endekslerin hemen hepsinde yükseliş hakim oldu. ABD’de Nasdaq Teknoloji Endeksi açılıştan kısa bir süre sonra tarihinde ilk kez 8.000 puanı aşarak rekor seviyeye yükseldi.

TL sancısı Tennessee'de bile hissedildi
Türkiye’de TL’nin ani değer kaybı, dünyanın öbür ucunda bile hissedildi. Thomson Reuters verilerine göre, ABD merkezli iShares MSCI Türkiye ETF’sinde en büyük kurumsal hissedar olan Tennessee Konsolide Emeklilik Sistemi’nin (TCRS), elindeki 880 bin hissenin değeri cuma günü itibariyle 19 milyon dolara indi. Türkiye ETF’si, Amerika Birleşik Devletleri’yle kötüleşen bir diplomatik gerilim nedeniyle yılbaşından bu yana değerinin yarısını kaybetti. Fon 2017’de yüzde 38 getiri sağlamıştı. TCRS Baş Yatırım Direktörüne göre kurum 2012 yılından bu yana Türk fonuna yatırım yapıyor.

YSM DIŞ HABERLER SERVİSİ