ABD (YSM) - 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren doğrudan satış şirketi Amway tarafından gerçekleştirilen ve Türkiye ile birlikte 44 ülkede girişimciliğin nabzını tutan Amway Global Girişimcilik Raporu’nda girişimci olma kararı üzerindeki iç ve dış kaynaklı faktörler incelendi.
Raporda “Girişimcilik ruhunu etkileyenler nelerdir? Eğitim sistemi gibi dış kaynaklı bir faktör kişilerin girişimci olmasına yönelik tavırları ve algılarını etkiler mi? İnsanlar bir iş kurmak için hangi kişisel özelliklere sahip olduklarını düşünürler?” sorularına yanıtlar arandı.
Bu yılki araştırmada girişimcileri engelleyen ya da onlara yardımcı olan iki hususa odaklanıldı:
1- İç kaynaklı faktörler (özveri, risk almaya isteklilik, nasıl sermaye bulunacağını bilme gibi).
2- Dış kaynaklı faktörler (ülkedeki çalışma ortamı, teknoloji seviyesi ve girişimciliği destekleyen eğitim sistemi gibi).
Türkiye ne derece girişimci dostu?
Bu yılki rapor çerçevesinde katılımcılara ülkelerinin girişimci- dostu olma seviyelerini beş açıdan değerlendirmeleri istendi. Türkiye’de “teknolojik altyapı”, girişimciliği destekleyen dış faktörler arasında en yüksek ortalamaya sahip çıktı. Ankete katılanların yüzde 46’sı gerekli teknolojinin mevcut olduğunu düşünüyor. Yüzde 43’ü ekonomik durumun olumlu olduğu görüşünde. Yüzde 40’ı iş ortamının belirgin olduğu görüşünde. Yüzde 39’u eğitim sisteminin destekleyici olduğu görüşünde. Yüzde 39’u vergilerin üstesinden gelinebilir seviyede olduğu görüşünde.
Türkiye’de Amway Girişimcilik Ruhu Endeksi yükselişte. Katılımcıların yarısı girişimci olma arzusunda. Amway Global Girişimcilik Raporu’nda bu yıl yine Amway Girişimcilik Ruhu Endeksi (AESI) yer alıyor. 2015’te başlatılan bu endeks, bir kişinin iş kurma arzusunu etkileyen üç boyut olan arzu, uygulanabilirlik ve toplumsal baskıya karşı kararlılığı ölçüyor. Dünya ortalaması 50’den 47’ye düşüş göstermiş olmasına karşın Türkiye’de 4 puan artarak yüzde 48’e ulaştı.
İş kurma ve yürütmeyle ilgili yaklaşımlar
Ankete katılanların, yüzde 50’si girişimci olma isteğini ifade etti (arzu). Yüzde 41’i girişimcilik için gerekli yeteneklere sahip olduğuna inanıyor (uygulanabilirlik). Yüzde 53’ü aile ve arkadaşlarından oluşan sosyal çevresinin kendilerini caydırmalarına izin vermeyecek. (kararlılık). Raporda, katılımcıların iş kurma ve yürütmeyle ilgili beceri ve yaklaşımları da incelendi. Katılımcıların çoğunluğu toplumsal açıdan desteklendiklerini (yüzde 60), yeni fikirler üretebileceklerini (yüzde 59) ve boş zamanlarını iş fikirlerini hayata geçirmek için kullanmak istediklerini (yüzde 54) düşünüyor.
Beceri ve yaklaşımlar öz-değerlendirmesine eşlik etmek üzere, rapor kapsamında katılımcılara kendi işlerini kurmak için ne gibi bir desteğe ihtiyaç duyacakları da soruldu. Katılımcıların destek ihtiyacı duydukları ilk üç alan; Pazarlama (%21), Sermaye bulmak (%20) ve Yönetim konusunda sermaye bulmak (%20) olarak belirlendi.
Son olarak, rapor kapsamında katılımcıların kurmayı arzu ettikleri iş modeli hakkında tercihlerinin anlaşılması amaçlandı. Türkiye’de, katılımcılar kâr odaklı bir işi (yüzde 76); metropolde (%81) çalışmayı; yalnız çalışmak (%23) yerine, personelinin olmasını (%77) ve bir ürünü (%56) kişisel müşteri teması (%83) ile sağlamayı tercih ediyor.
Müşterilerle kişisel temas konusundaki eğilim global çapta olup, katılımcıların yaklaşık yarısı Amway ve diğer doğrudan satış şirketleri gibi kişisel, ürün odaklı işletmeler için ürün satmayı ve destek sağlamayı istediği ortaya çıktı.
Daha fazla girişimci daha fazla zenginlik demek
Amway Başkanı Doug DeVos konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: “Kişilerin kendi işlerinin sahibi olma konusunda neden olumlu ya da olumsuz karar aldıklarını ve hangi tür işlerin daha cazip olduğunu daha iyi anlamak, girişimciler dünyasının etkili bir biçimde desteklenmesi açısından yararlıdır. Daha fazla sayıda girişimci daha fazla fırsat, daha fazla ekonomik büyüme ve herkes için daha fazla zenginlik demektir.”
YSM DIŞ EKONOMİ SERVİSİ