Aşının 7.8 milyara taşınabilmesi için 16 bin jumbo jet gerekiyor

BioNTech firmasının geliştirdiği mRNA aşısının -70 santigrat derecede taşınması gerektiği açıklanınca, aşının nasıl taşınacağı ve saklanacağı merak konusu oldu. TTT Global Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan konuyu araştırdı. Bu aşının 7.8 milyar dünya insanına 2 doz olarak ulaştırılabilmesi için 16 bin jumbo jet gerekiyor.

Aşının 7.8 milyara taşınabilmesi için 16 bin jumbo jet gerekiyor

İSTANBUL- NAZIM ARSLAN(YSM) - Koronavirüs salgınının geldiği noktayı değerlendiren TTT Global Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, BioNTech firmasının geliştirdiği mRNA aşısının -70 santigrat derecede nasıl taşınacağını anlattı. Bu aşının 7.8 milyar dünya insanına 2 doz olarak ulaştırılabilmesi için 16 bin jumbo jet gerekiyor. Dr. Akın Arslan, şunları söyledi:

"Geçen yıl 1 Aralık'ta Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs dalga dalga yayılmaya devam ediyor. Son iki hafta içinde dünyada tespit edilen vaka sayısı yüzde 16 arttı. Bilinen vaka sayısı 55 milyonu geçti. Bugüne kadar 1.3 milyon insan hayatını kaybetti. Gerçekteki vaka ve ölüm sayısının ülkelerin resmi olarak ifade ettiğinden çok daha fazla olabileceği değerlendiriliyor. Afrika, Güney Amerika ve Hindistan gibi birçok geri kalmış bölgede yeterli test yapılamadığından gerçek durumun ne olduğunu görebilmek pek de olası değil. Ancak mikroskopla görülebilen, 100 nm’den küçük bir virüs hayatımızın her alanını esir alıyor. Koronavirüs çıktığı Çin'e verdiği zarardan çok daha büyüğünü Avrupa'ya, Amerika'ya ve gelişmekte olan diğer ülkelere veriyor.

80 trilyon dolarlık dünya ekonomisi büyük zorda!

Ekonomik daralma daha bir yılını doldurmadan yüzde 10'ları geçti. Milyonlarca insan işsiz kaldı. Pilotluk gibi dünyanın her yerinde en prestijli meslekler arasında kabul gören bir meslek grubu bile, zor günler yaşıyor. On binlerce pilot işsiz. İnsanlık 10 aydır büyük bir savaş veriyor. Herkes, bu kötü gidişe dur diyebilecek aşının peşinde. 8 milyar dünyanın gözü kulağı aşı ile ilgili gelişmelere kilitlendi. Türkiye de dahil olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde onlarca aşı çalışması devam ediyor.

Pfizer tarafından geçen hafta yapılan açıklamada, Alman BioNTech SE firmasıyla birlikte geliştirilen koronavirüs aşısının, klinik denemelerin son aşamasında da başarılı olunduğu tüm dünyaya duyuruldu. 50 bine yakın gönüllüyle yapılan çalışmanın verilerinde aşının yüzde 90’dan fazla etkili olduğu ilan edildi. Aşının bu görünen başarısının aylar sonra koronavirüse karşı insanların artık aşılanabileceği anlamına geliyor.

Uzmanların verdiği bilgiye göre bir aşı çalışması normalde 4-5 yıl sürüyor. Pandemi öyle bir acil durum yarattı ki, bu süre beklenmeden aşı ruhsatları verilecek gibi duruyor. Pfizer de dahil olmak üzere Moderna/Oxford/AstraZeneca, Sinovac ve daha pek çok ilaç şirketi, aşılarının işe yarayacaklarına dair herhangi bir kanıt bulunmadan önce, dozları seri üretmeye başladılar bile. Bu nedenle, Pfizer/BionTech yaz sonunda, üretime başladığından beri yüz binlerce doz aşıyı zaten üretti. Belçika'nın Puurs kentinde doldurulan şişeler, Amerika'ya tedarik sağlayan Pfizer’in ABD’deki en büyük üretim tesisi olan Kalamazoo’dan (Michigan'da) diğer eyaletlere ve Avrupa'da dağıtılacak.

İlk müjde Pfizer-BioNTech’ten

BioNTech firmasının Türk kökenli sahipleri Uğur Şahin ve Özlem Türeci öncülüğünde geliştirilen aşı, bir çeşit nükleik asit (RNA) aşısı olarak da tarif ediliyor. Bu kategoride dünyada üretilen ilk aşı olma özelliği taşıyor. Aşı, SARS-CoV-2’yi simüle eden bir mRNA içeriyor. Bu mRNA bir nanopartikül lipid tabaka ile kaplanarak hücrelerin içine girebilmesi sağlanıyor. Aşı olarak hazırlanan mRNA'lar, hücre içinde kendi kendine çoğalabiliyorlar. mRNA parçacığı, hücre içinde ribozoma tutunup virüse ait proteinlerin üretilmesini sağlayabiliyor. Virüse ait moleküller, gerçek virüs vücuda girmeden sunni olarak bu hissi verebildiğinden coronavirüse karşı antikor üretilmesini sağlıyor, böylece virüs bağışıklık sistemimize önceden kodlanarak tanıtılabiliyor.

Bağışıklık belirsiz...

En büyük sorun ise bu aşılar ile bağışıklık süresinin ne kadar olabileceğinin hala çok belirsiz olması. Bu durum, sadece BioNTech firmasının geliştirdiği mRNA aşısı için geçerli değil; bu hafta başı bir diğer ABD’li şirket Moderna tarafından anons edilen, aynı RNA teknolojisiyle geliştirilen ve %94.5 etkili olduğu açıklanan mRNA-1273 aşısı için de geçerli. Eğer bağışıklık süresi kısa olursa, ülkeler çok büyük maddi yüklerin altına girmek zorunda kalabilecekler. Salgının önlenememesi nedeniyle bu aşılar normal kabul edilebilir test sürelerine göre çok daha erken ruhsatlanarak kullanıma sunuluyor. Mecburen yan etkiler, etkenlik durumu, bağışıklık yaratma süresi, ırk, yaş, cinsiyet vb. kırılımlardaki etkinliği yaygın kullanımdayken görülebilecek.

BioNTech firmasının geliştirdiği mRNA aşısının -70 santigrat derecede taşınması gerekiyor. Nakledildikten sonra ise 5 gün içinde kullanılması gerekiyor. Bu çok ciddi bir lojistik problemi beraberinde getiriyor. Dünyadaki hiçbir kargo/lojistik firması özel yatırım yapmadan -70 santigrat derecede soğuk zincir taşıma yapabilecek bir altyapıya sahip değil. Pfizer/ BioNTech aşısının üretim merkezleri Almanya, Belçika ve ABD olacak. Buradan tüm dünyaya dağıtılması hedefleniyor. Bir tesisten günde 20 kamyon aşı yola çıkarmayı hedefleyen şirket, bir günde toplamda 7.6 milyon doz aşıyı yakındaki havaalanlarından kargo uçaklarına yüklemeyi hedefliyor.

FedEX, DHL ve UPS ile görüşüyor

Aşının koruyuculuk sağlaması ve beklenen etkiyi gösterebilmesi için 3 hafta arayla 2 doz yapılması gerekiyor. Dünyanın en büyük lojistik operasyonlarından birisi gündeme gelecek. Yapılan hesaplamalar özel olarak hazırlanmış, -70 ile -80 santigrat derece arasında ultra-soğuk kutulara yerleştirilecek aşı dozlarını dağıtmak için 8 binin üzerinde büyük tip kargo uçağı ihtiyacı olacağı ortaya çıkıyor. İlk planlamalara göre Pfizer 2020 yılı sonuna kadar 50 milyon doz aşı üretecek, 2021 hedefi ise 1.3 milyar doz üretim yapmak. Dünyanın önümüzdeki 2 yıl içinde en az 8 milyar doz aşıya ihtiyaç duyacağı değerlendiriliyor.

Pfizer dünya çapındaki dağıtım için FedEX, DHL ve UPS ile görüşüyor. Havayolu şirketlerinin kargo filoları yetersiz olduğundan birçok büyük havayolu şirketi bir grup yolcu uçağını kargo uçağına dönüştürmeye yönelik planlama yapıyor.

Lojistik dünyası -70 santigrat soğuk zincir ile tanışacak

Bu amaçla firma tarafından bir valiz büyüklüğünde, ısı kontrollü özel taşıma kutuları planlanıyor. Bir kutu bin ile 5 bin arası doz taşıyacak ve -70 santigrat derece ısıyı 10 güne kadar muhafaza edebilecek.

Bu kutuların her birinde 5 doz aşı içeren 975 şişe ve kuru buz olacak, toplamda bir kutuda maksimum 4.875 doz aşı planlanıyor. Bir dağıtım tesisten günde 20 kamyona kadar aşının havaalanlarına taşınması, dünyanın herhangi bir yerine maksimum 3 günde teslimat yapılması hedefleniyor. Günde en az 20 kargo uçağı ile transfer yapılması temel beklenti.

Ayrıca -70 soğuk zincirin muhafazası, soğuk zincirin tehlikeye gireceği durumda ikaz edilmesi için kutularda gömülü GPS sistemleri ve aşı şişelerinde ısı değeri -70’in altına düştüğünde renk değiştirecek akıllı etiketler de gündemde.

Soğuk zincirin zarar görmemesi için taşıma kutularının hedefe ulaştığında bir günde maksimum 2 defa açılabilmesi izni var.İhlali durumunda aşılar bozulma tehlikesi ile karşı karşıya kalacak.

Türkiye aşıya 2021’de ulaşabilecek mi?

ABD halen BioNTech mRNA’dan 100 milyon doz sipariş vermiş durumda. Bu yılın sonuna kadar firmanın ancak 50 milyon doz aşı üretebileceğini öngörülüyor. 2021 hedefi ise 1.3 milyar doz. 2020 içinde üretilecek aşının 20-30 milyonunun ABD içinde dağıtılması büyük olasılık. Avrupa Birliği 200 milyon, Japonya 120 milyon, Birleşik Krallık 40 milyon ve Kanada 20 milyon resmi siparişi halen Pfizer’e vermiş durumda.

Resmi sipariş durumu belli olmayan Türkiye, BioNTech firmasından öncelik alsa bile aşıya en erken 2021’in üçüncü ayından ulaşabilecek gibi görünüyor. Taşıyıcı adaylarından DHL, 2 yıl içinde, nakliyede kullanılacak en az 15 milyon özel ultra-soğuk kutulara ihtiyaç duyulacağını, dünya çapında 15 binin üzerinde kargo uçuşu olacağını hesaplıyor. Gelişmekte ve fakir olan ülkelerin kendilerine gelecek aşıların soğuk zincir bozulmadan muhafaza edilebilmesi için yeterli ultra-soğutuculu yerler yaratma konusunda yatırım yapabilecekleri şüpheli. -70 ile -80 santigrat derecede soğutma yapabilecek, 1.200 doz civarında aşıyı muhafaza edebilecek bir soğutucu dolabın maliyeti, -20 santigrat derece soğutma yapan bir dolabın maliyetinden 5-6 kat daha pahalı. Bir -70 santigrat derece soğutucu fiyatı 15 bin dolara kadar çıkabiliyor. Bu arada bu soğutucular, Bitcoin üreten bir süper bilgisayar kadar da elektrik enerjisine ihtiyaç duyacak."

Türkiye'nin aşı maliyeti 8 milyar doları geçebilir

83 milyon insan için ihtiyaç duyulacak doz sayısı yüzde 20 fazlasıyla 199.2 milyon dozdur.

ABD Hükümetiyle 100 milyon doz aşı için ön sipariş Anlaşması yapan Pfizer, bu anlaşma için 1.95 milyar dolar alacak. ABD’ye dozu özel fiyattan 19.5 dolara mal oluyor. Bunun diğer ülkeler için fiyatının sipariş miktarına bağlı olarak 30-40 dolar bandında gerçekleşmesini bekliyoruz. Moderna tarafından açıklanan mRNA-1273 aşısının ise yine aynı bantlarda satılacağı açıklandı. Türkiye 199.2 milyon doz için anlaşma yaparsa aşılar için ödeyeceği rakam en az 5.5-6 milyar dolar civarında olacak. Bağışıklık bir yıl ile sınırlı olursa aşının her yıl yapılması gerekebilecek, bu durum ciddi maliyetlere yol açacak. Türkiye tercihini ya da önceliğini BioNTech’in mRNA aşısından yana kullanacaksa, -70 Santigrat derecede aşıların muhafaza edebileceği; havaalanlarında, şehirlerde ve hastanelerde ultra-soğutuculu özel donduruculara ihtiyaç olacak. 1.200 dozun muhafaza edilebileceği bir dondurucunun maliyeti 15 bin dolara kadar çıkıyor. Türkiye’nin ihtiyaçları dikkate alındığında sadece -70 Santigrat soğutucuları ve depolama sistemleri altyapı yatırım maliyeti 1.24 milyar doların üzerinde olacak. Havaalanlarına gelen aşıların yurt geneline soğuk zinciri bozmadan dağıtılması konusunda da yine milyonlarca dolarlık bir lojistik maliyet oluşacak. 10 milyar doz aşının üretimi, lojistiği ve sahada uygulama maliyetleri dünya ekonomisine yıllık 1 trilyon doların üzerinde bir maliyet yaratacak. Bu maliyet her ne kadar büyük bir maliyet gibi görünse de koronavirüs ile iyice köşeye sıkışan ve hızla daralan dünya ekonomisindeki 10 trilyon doların üzerindeki kümülatif kaybın yanında bir şey ifade etmiyor.

Aşıların en az yüzde 15-20’si ziyan olacak

Dünyanın en büyük kargo uçaklarından Airbus A350 bir defada maksimum 2 milyon doz mRNA aşısı taşıyabiliyor. Daha uygun koşullarda taşınabilen bir Rotavirüs aşısından ise 15 milyon taşıyabiliyor. 7.8 milyar insanın ihtiyacı olan 2 doz aşıyı birinci seviye noktalara taşımak için 16 bin Boeing 747 jumbo jet seferi yapılması gerekiyor. Dünyanın en büyük hava kargo filosunun sahibi olan ABD’li FedEx’in bile 600 kargo uçağı var. Tüm bu projeksiyonları yaparken, her türlü tedbire rağmen soğuk zincirin bozulması nedeniyle transfer edilecek aşıların en az yüzde 15-20’sinin ziyan olacağı ve kullanılamayacağının da dikkate alınması iyi olacak. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) verilerine göre 10 milyar doz aşının önümüzdeki 2 yıl içinde dünyada ulaştırılabilmesi için 15 bin kargo uçağının sadece bu işe tahsis edilmesi gerekiyor. Yeni bir lojistik ekonomisi doğacak gibi görünüyor. Ülkelerin sipariş verdikleri aşıların en azından 1/3’ünü, çeşitli depolama seviyelerinde -70 santigrat derecede, soğuk zinciri hiç bozmadan koruyabilecek bir ultra-soğutuculu altyapı kurmaları gerekecek. Bunu zorunlu kılan konulardan birisi aşının maksimum etkiyi yaratabilmesi için 3 hafta arayla iki doz uygulanmasının gerekliliği ve bir defa bozulduğunda 5 günlük son kullanma tarihinin başlaması, geri dönüşü olmaması.

YSM HABER MERKEZİ

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER