Merkez Bankası’nın toplantısı öncesinde çift haneli rakamları test etmeye hazırlanıyor. Dolardaki yükselişte elbette tek başına yurtiçi ekonomi politikaları belirleyici değil. Devalüasyon bir ülkenin resmi para biriminin diğer ülkelerin para birimleri karşısında değer kaybetmesidir. Gerekenden fazla gerçekleşmesi; fakirliktir. Doları doldurup lirayı boşaltmaktır.
Bugünün tarihini not alalım, 31 Aralık 2019’da 5,94 TL olan dolar, 12 Kasım 2021’de 9,98 TL’ye tırmanmış… Bu “bilinçli” çıkışı sağlayan hatalar zincirinin halkalarıyla maliyetleri artırmış, enflasyonu yukarı doğru yülseltmiş, hayat pahalılığını toplumun sırtına yüklemiş ve üreticiye kur üzerinden ilave yük getirmişiz.
Doları tırmandıran hatalar zincirimizin halkaları
“Dolar kuruna bakmıyorum” ülke ekonomisinin döviz kuruna endeksini bilmiyorum söylemi. “Dolar kuru hedefimiz yok” hiç bir planlamamız yok itirafı. “Dolar faiz indirdiğimiz için düşmüyor” hiç kimseyi ikna edemezsiniz gerçeği. “Manşet enflasyona bakmıyorum çekirdeğe bakacağım, çekirdekten de vazgeçtim” ben işime bakarım aldırmazlığı. “Cari açığı azaltarak fiyat istikrarını sağlayacağız” ekonomiyi bilmeden kurulan imkansız istikrar hayali. “Fiyat istikrarını bir kenara bırakıyoruz” iktidarın siyasi tercihi.Bizler nasıl etkileneceğiz?
Dolardaki hareket, zam olarak hepimizi etkileyecek. Bazı ürünler bulunamaz hale gelecek. Kurumlar risk almamak için dolar taleplerini ertelemeyecek. Yabancı daha fazla şirketimize ve gayrimenkulümüze talip olacak.Türkiye’de dolar neden farklı yıllarda aynı hareketi tekrar ediyor? Bir ülke nasıl sürekli kur şoku yaşar ve çözemez? Türkiye kısa vadeli öncellerini önemlilerinden üstün tuttuğu için sürekli aynı kur şoku içerisinde dönüyor. Olası bir erken seçim kur hareketini nasıl etkiler?
Erken seçim talepleri enflasyonu daha da azdıracak. Seçim dönemi yansıtılmak istenen bolluk havası para basılmasına ve ekonomide geri döndürülemez sıfır enflasyonuna neden olur.
Ekonomiyi sahipsiz bırakırsanız, giderek zayıflayan siyasi yönetim şekliniz, hatalı kararlar ve uygulamalarda ısrarcılık, ekonomiyi sahipsiz bırakmakla kalmaz, yönetilebilirliğinizi de zedeler. Görsel ve yazılı medya da yeralan siyasilerin duymaya bile tahammül edilemez açıklamaları ahlaki değerlerimizi ve akıllarımızı yitirdiğimizi gösteriyor...Yazık ki, ne yazık! Açıklamaya çalıştığım gerçeklerin acı maliyeti; hem küresel boyutu ile hem de yerel boyutu ile katlanarak karşımıza geliyor. Lütfen, piyasaları akılcı ve çözüm odaklı bakışlarınızla inceleyiniz!
Liraya dolar üzerinden fazladan 1 sıfır eklendi. Tıpkı Kayıp Yıllar 90’lardaki yüksek enflasyon döneminde her 3-4 yılda bir liraya sıfır eklemiş, 2000’lere geldiğimizde 1 lira= 1,000,000 lira olmuştu.
Bu ekonomik gidiş ülkemize, hezimetle biten meydan savaşından daha büyük ve kalıcı hasar verebilir.
Selam ve dua ile.